Deprem dayanıklılık testleri unutulmaya başlandı: Günde 300 başvurudan haftada 10 başvuruya
Kahramanmaraş merkezli deprem felaketinin ardından ülke genelinde bina dayanıklılık testi başvurularında artış yaşandı. Depremden sonra 3 ay içinde İstanbul Teknik Üniversitesi’ne (İTÜ) 4 bin başvuru yapıldı. Ancak böyle devam etmedi. Geçen yıl Haziran ayından sonra başvurular düşüşe geçti. Geçen yıl ortalama günde 300 başvuru yapılırken, 2024 itibarıyla başvurular 1 hafta içinde 10’a kadar düştü. 13 Mart’ta ise sadece 1 başvuru gerçekleşti. İTÜ Yapı Malzemeleri Laboratuvarı Sorumlusu İnşaat Mühendisi Prof. Dr. Hasan Yıldırım, başvuruların düşüş nedenini anlatarak, son durumu hakkında bilgi verdi.
KOMŞULAR ENGELLİYOR
Prof. Dr. Yıldırım, bu durumun birkaç nedeni olduğunu dile getirerek, “İnsanlar başvuru yapmak istiyorlar ancak apartmanda birkaç kişi istemediği zaman başvuruları engelleniyor. Ya da başvurdukları zaman, binanın kötü çıkması durumunda ne yapacaklarını düşünüyorlar” dedi. Prof. Dr. Yıldırım belediyelerin hükûmet ile birlikte çalışması gerektiğini vurgulayarak, “Binanın güçlendirilmesi gerekirse, yenilenmesi gerekirse bunun nasıl yapılacağı gibi endişeleri de var. Bazıları da deprem acısını yaşamadığı için biraz kayıtsız davranabiliyor. Ülkemizde deprem olduğunda harekete geçiyoruz. Fiyatlar döner sermaye, piyasaya göre yüksek olabilir ancak üniversite olarak elimizden gelen yardımı yapıyoruz. Durumu kötü olanlara da aşırı derecede yardımcı oluyoruz. Ne yaparsak yapalım, belediyeler ve devlet birlikteliği ile hareket edilirse iyi olur” şeklinde konuştu.
ANTAKYA’DAN İTÜ’YE TESTE GELİYOR
-Öte yandan İTÜ Yapı Malzemeleri Laboratuvarı, Antakya’dan gelen taşların betonda kullanılabilirliği konusunda çalışmalar yürütüyor. Taşların yapı malzemelerinde kullanılabilmesi için her türlü dayanıklılık testinden geçiriliyor. Kireçtaşı kalker olarak adlandırılan bu malzemenin beton için ideal olduğunu söyleyen İTÜ Yapı Malzemeleri Laboratuvarı Sorumlusu Prof. Dr. Hasan Yıldırım, C70, C80 gibi yüksek dayanıklı betonlar üretilebileceğini belirtti. Yıldırım, bu taşların eskiden İstanbul’da Cebeci’de bulunduğunu ancak günümüzde bu taşları temin etmenin oldukça zor olduğunu belirtti.